“`html
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, TBMM Genel Kurulu’nda gerçekleştirilen bütçe görüşmelerinde dikkat çeken açıklamalarda bulundu. Bakan Bayraktar, “Madencilik faaliyetlerinin çevre ile uyumlu bir biçimde sürdürülmesine özen gösteriyoruz. Bu, yalnızca bugünün sorumluluğu değil, gelecekteki nesillere karşı bir yükümlülüktür. Madencilik alanlarında yürüttüğümüz çalışmaları doğaya kazandırıyoruz” dedi. Ayrıca, yenilenebilir enerji yatırımlarında izin süreçlerinin mevcut 48 aydan 24 ayın altına indirilmesi hedeflendiğini aktardı.
TBMM Genel Kurulu’nda Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı ve Sağlık Bakanlığı’nın 2025 yılı bütçeleri üzerine görüşmeler sürmektedir. Bakan Alparslan Bayraktar’ın açıklamalarından bazı önemli noktalar ise şöyle:
“Türkiye, yer altı kaynakları bakımından zengin bir ülkedir”
“Hedefimiz, vatandaşlarımıza sürekli ve kaliteli enerjiyi en uygun fiyatlarla ve çevre dostu bir şekilde sunmaktır. Bu doğrultuda, ülkemizi enerji ve maden alanlarında bağımsız hale getirmek amacıyla çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Türkiye, yer altı kaynakları bakımından oldukça zengin bir ülke. Maden üretiminde dünyada 7. sıradayız. Bu potansiyeli ekonomik kazanç sağlamaya dönüştürmeye çalışıyoruz. Yer altı zenginliklerinin kullanımı, ülkelerin gelişmişlik seviyesini gösteren önemli bir ölçüttür. Madencilik sektörü, yerel ekonomiye önemli katkılar sunmakta, istihdam yaratmakta ve sosyal insanların yaşam standartlarını yükseltmektedir. Şu an madencilik alanında 155 bin çalışana sahibiz. Madenlerimizin işletilmesini güvenilir ve sürdürülebilir kılmak amacıyla, üretim süreçlerinde dijital uyarı sistemleri gibi yenilikçi teknolojiler kullanarak denetimlerimizi artırıyoruz. 2024’ün Kasım sonu itibariyle toplam denetim sayımız 8 bin 546’ya ulaştı.”
“Çevreyle uyumlu madencilik anlayışını benimsemekteyiz”
Madenciliğin çevresel boyutlarını kesinlikle göz ardı etmediğimizi vurgulamak istiyorum. Bu, hem günümüz açısından hem de gelecek nesiller için bir borç olarak kabul edilmektedir. Çevreye zarar vererek değil, doğayla uyum içerisinde madencilik yapma anlayışına sahibiz. Madencilik faaliyetlerinin sona erdiği alanları doğaya kazandırmayı hedefliyoruz.
Madenciliğin GSYH içindeki payını son 20 yılda 65 milyar liradan 275 milyar liraya çıkardık. Ülkemizi küresel bor pazarında lider konumuna taşıdık. Madencilik ithalatımız 40 milyar dolara ulaşmış durumda. Son zamanlarda yaşanan uluslararası tedarik zinciri sorunları ve ticari yaptırımlar, yerli kaynaklarımızdan yararlanmanın önemini artırmıştır.
Enerji arz güvenliği için petrol ve doğal gazda yeni keşifler yaparak altyapımızı güçlendiriyoruz. Bugün doğal gazı 81 ilimize ulaştırmayı başardık ve nüfusun %85’ine bu konforu sağladık. Böylece şehirlerimizin hava kalitesini de önemli ölçüde iyileştirdik.
“Gabar’da Cumhuriyet tarihimizin en büyük petrol rezervini keşfettik”
Yerli sondaj ve sismik araştırma gemilerimizle birlikte petrol ve doğal gaz arama stratejimizi hayata geçiriyoruz. ‘Coğrafya kaderdir, ama enerjide dışa bağımlılık kader değildir’ düşüncesiyle yaptığımız çalışmalar sonucunda 2020 Ağustos’ta Sakarya gaz sahasında büyük bir doğal gaz keşfi gerçekleştirdik. Bu keşif sayesinde yaklaşık 20 milyon hanenin 8.6 milyonunun enerji ihtiyacını kendimiz karşılayabilen bir duruma geldik.
Bu başarılar kolay kazanılmadı. Dışarıda gelişmemizi istemeyen birçok etken vardı. İçeride de muhalifler, yapmamız gerekenleri engellemeye çalıştı. Ancak, tüm zorluklara rağmen Cumhurbaşkanımızın liderliğindeki güçlü irademizle ve milletimizin destekleriyle büyük işler başardık.
Önemli bir ithalat kalemi olan petrol alanında geçmişte adı terörle anılan Gabar’da Cumhuriyet tarihinin en büyük petrol rezervini keşfettik. Günlük üretimimizi bugünkü itibariyle 61 bin varilin üzerine çıkardık. Gabar ve çevresinden elde ettiğimiz toplam günlük 160 bin varil ile 6.6 milyon aracın yakıt ihtiyacını karşılayabiliyoruz.
“Elektrik talebi AK Parti döneminde üç kat arttı”
AK Parti döneminde ülkedeki elektrik talebi üç kat artarak, 32 bin MW’dan 115 bin MW’ye ulaştı. Rüzgar ve güneş enerjisi potansiyelimiz neredeyse sıfırdan 31 bin MW’ya çıktı. Bu sayede, Keban Barajı ile eşdeğer bir kurulu güce eriştik. Türkiye, rüzgar ve güneş enerji kaynaklarından sağladığı elektrik ile tüm konutların yıllık ihtiyacını karşılayabilir hale geldi. 2014’te yenilenebilir enerji sektörümüze 27 firma katılırken, bugün bu sayı 500’e ulaştı.
Yenilenebilir enerji alanında reform niteliğinde düzenlemelere ihtiyacımız var. Tıpkı dünya genelinde olduğu gibi, bu alandaki yatırım süreçlerini hızlandırmalıyız. 48 ay boyunca süren izin süreçlerini çevresel duyarlılıkları göz önünde bulundurarak 24 ayın altına çekmeleri hedefliyoruz; böylece yatırım hızımız önemli ölçüde artacak.
Nükleer enerjiyi 2050 yılı itibarıyla üç katına çıkarmayı taahhüt ettiğimiz konular arasında yer alıyor. BM taraflar konferansında da bu taahhüde imza attık. Nükleer enerji, hem arz güvenliğimiz hem de iklim hedeflerimiz için zorunlu bir gerekliliktir. Akkuyu Nükleer Güç Santrali projesi ile bu 70 yıllık hayali gerçeğe dönüştürüyoruz.
“Bu yıl içinde 1,6 milyon haneye kömür dağıtımı yapıldı”
Son birkaç yıl içerisinde enerji sektörümüz bir dizi krizle karşı karşıya kaldı; bunlar arasında pandemi, tedarik zincirinde yaşanan sorunlar, yüksek emtia fiyatları ve jeopolitik gelişmeler bulunmaktadır. Bu yüksek maliyetlerin vatandaşlarımıza etkisini azaltmak amacıyla sağlanan destekleri arttırdık.
Tüm vatandaşlarımızın elektrik ve doğal gaz faturalarında 2023 yılı için devletimiz tarafından 328 milyar lira, 2024 yılının 11 aylık döneminde ise 314 milyar lira destek sağlandı. Yani, bin liralık bir faturanın 600 lirasını devletimiz karşılamakta. Ayrıca, bu yıl içerisinde 1,6 milyon haneye 1,4 milyon ton kömür dağıtımı gerçekleştirdik.” (ANKA)
Bir trafik kazası Suriye’nin ve Orta Doğu’nun kaderini nasıl değiştirdi? |
Günün öne çıkan haberleri AKP’li Miroğlu’ndan Soli Özel ile tartışıp yayını terk eden İlber Ortaylı’ya: Ortadoğu’yu bilmez, bilmediğini de bilmez CNN Türk canlı yayınında yanlış anlaşılma krizi: Sunucu küfür sanınca telaşla araya girdi İlber Ortaylı, Soli Özel ile tartıştı, canlı yayını terk etti: “Her şeyin bir haysiyeti vardır, ben bırakıyorum burayı” Mansur Yavaş’tan “Suriyeliler” açıklaması: Esad’ın zulmü bahane ediliyordu, şimdi gitmelerinin önünde engel kalmadı Ankara’da bürokrasinin yakından takip ettiği atama: MGK Genel Sekreteri kim olacak? |
“`